Aile konutu, eşlerin birlikte yaşamlarını sürdürmeleri için seçtikleri ve ağırlıklı olarak yaşamlarını sürdürdükleri manevi değere de sahip olan bir konuttur. Bu sebeple de diğer taşınmazlardan ayrılarak tek olma özelliğini gösteren ve her iki eşin de yaşama hakkını güvence altına alan hukuksal bir düzenlemedir. Tarafların kışlık/yazlık evlerine bakılmaksızın tek bir taşınmazı aile konutu vasfındadır. Ancak bazı istisnai hallerde birden fazla aile konutu olabilmesi mümkündür.
Gayrimenkul Hukuku
5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu’na göre güveni kötüye kullanma suçu, ‘Başkasına ait olup da, muhafaza etmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere zilyedliği kendisine devredilmiş olan mal üzerinde, kendisinin veya başkasının yararına olarak, zilyedliğin devri amacı dışında tasarrufta bulunan veya bu devir olgusunu inkar eden kişi’ şeklinde düzenlenmiştir.

